En yakın hana gittim ve atrafı izledim ve hancıya yaklaşarak merhaba dedim hancı bana tek kaşının üstünden bakarak beni süzdü sonra karnım aç fakat param yok dedim hancıda o zaman aç kalmaya mahkumsun dedi.Bende param olmamasına rağmen yeteneklerimin olduğunu söyledim 

((Rp dışı: önceki üyelerin kine benzer bir şeyler yazmaya çalıştım))

İkizler planının saçma olduğunu söyledi ve sana handa beklemeni onların da karşı binanın çatısında pusu kuracaklarını söylediler.Sen ilk başta adamlarla konuşacaktın eğer olmaz ise ıslık çalıp ikizleri dövüşe çağıracaktın.

Nihayet akşam oldu ve herkes yerini aldı.Adamlar geldi, denildiği gibi 15 kişi idiler.Senin onları süzmenden rahatsız olan lider "Ne bakıyorsun lan it!" diye sana seslendi.Bu o tarif edilen adam idi.

Spoiler

Kenara seri bir şekilde çekildin ardından Monster Slice'ın ile yaptığın güçlü saldırılar rakibi hem psikolojik hem de fiziksel olarak yormuştu.Yine de saldırılarını savuşturabiliyordu.Savaşınız böyle davam ederken gözün bir anlık ikizlere kaydı.İkizler hala savaştaydı ve fena görünmüyorlardı.Düşmanın pek çok adamı yerdeydi.Gözlerini hemen rakibe geri yönelttin.Aklına kılıç antremanların geliyordu.Nasıl hareketler uyguladığın, nasıl düşündüğün...Sen ondan belki daha güçlü değil ama daha hızlıydın...Diğer yeteneklerini de kullanabilirdin.

Tembel kişiliğimden dolayı hiç çalışma istemiyordum hancıya son bir umutla bu adada sorun çıkartan hiç kimse yok mu dedim.Eminim etrafta dehşet saçan korsanlar vardır. malumun korsanlar çağında yaşıyoruz onlar her yerde dedim

Karnım doyucak ve cebimede bir kaç beli kalacaksa benim için çok sorun olmaz dedim.Sen sadece serserilerin yerini söyle ve bundan kazancımı gerisini ben hallederim dedim.Gerçekten kendimden emindim çünkü açlığa taahamülüm yoktu.

Komik suratlı ihtiyar "Şey evet evlat sen buranın bekçisi misin?" diye sordu.Sen evet diye cavap verince."Bak ben buranın hancısını tanıyorum.Bana eğer birileri gelirse haber vermemi söylemişti.Her zaman başlarına bela olan adamlar geliyor haberin olsun.Ve yaklaşık 15 kişiler." sonra da hemen çekti gitti...Senin aklına hazırlık yapmak gelmişti 15 kişiyi nasıl yenebilirdiniz ki?

Son ana kadar kavga etmediğim için hakaretine çok takılmadım yanına giderek onu iyice süzdüm ve ne kadar güçlü olduğunu kestirmeye çalıştım ve donra Bu handa istenmiyorsunuz burayı terk edin yoksa sizin için hoş olmuyacak dedim bir katanama attım ve onu haydutun görmesini sağladım.ikizlere çok güvenmiyordum sonuçta benim planımı çalmışlardı ama karnım çok aç olduğu için onların planını kabul etmiştim.Güçlü olmamalarına rağmen haydutlardan birazını alt etmelerini umuyordum

sersemlemiş halinden faydalanarak diğer katana mı da çıkarttım ve ikisi ile aynı anda saldırmaya başladım eğer bu saldırılar işe yaramazsa iki katana ile yapılan twis katana's saldırımı kullanacaktım bu saldırının ona fazla zarar vermesinden endişelenerek bu saldırıyı yapma istemiyordum ve son bir kez Teslim ol aptallık yapma dedim 

Başıyla onayladı ve sana erzak,yemek ve 20 bin dinar verdi.Ayrıca istediğin tekneyi de ayarlamıştı.Limana gittin ve teknene erzakları yükledin.Sonrasında bağı çözdün ve denizlere doğru açıldın.Buradaki maceran oldukça ilginçti ve Hayatoy'u, Hiratoy'u, hancıyı unutmayacaktın...

karakter statı +1
yetenek statı +1

Sen ve Harito doktor bulmak üzere handan ayrıldınız.Harito'nun kardeşini çok sevdiği yaptığı hareketlerden, mimiklerinden ve sözlerinden belliydi.Sen de bu üzgün adamın üzülmemesi için Hayato'nun ölmemesini daha da çok istemiştin ve koşarkenki hızını daha da arttırdın.Sonunda bir hastane bulmuştunuz ve ilk gördüğünüz doktora olayı anlattınız.Doktor kendinin gelemeyeceğini söyledi ve daha çömez birini gönderdi.Geri dönerken çömez birini gönderdiği için biraz endişelenmiştin.

Hana vardığınızda doktor hemen sağlık ekipmanını yere bıraktı ve öncelikle Hayato'nun durumunu kontrol etti.Sonra hiçbir şey söylemeden gerekli tedaviyi uygulamaya başladı.Her tarafı sarılan Hayato'nun durumu iyiydi.

Hancı yanına geldi ve "Senin gibi savaşçılara denizlerin ihtiyacı var.Sana bir tayfa ayarlayacağım tamam mı?'' diye sordu.