Members Login
Username 
 
Password 
    Remember Me  
 

Topic: Sun Team-Görevin peşinde.

1 2  >  Last»  | Page of 2  sorted by
Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:

Sun Team-Görevin peşinde.

Permalink   
 

Tayfaca West Blue'nun Wapoa şehrinde iki gündür Aco isimli bir haydut hakkında bilgi almak için kalmaktasınız.Buraya gelip bilgileri almanızı sizi kendi tarafındda gören hükümet istedi.Daha çok geceleri bu ismi araştırıyorsunuz.Bu gece ise bir bara girdiniz.Bu bar buraların en pis işlerine bulaşmış tehlikeli kişilerin bulunduğu bir yer.

Bara baktığınızda masalarda kumar oynayan, aynı zamanda yüzleri şapkalarından dolayı görünmeyen adamları ve işinin başında olan bar çalışanını görüyorsunuz.İçlerinden biriyle bu konu hakkında konuşacaksınız.Karar sizin...



__________________
-
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 

Evimden kaçtıktan sonra sığınacağım tek yer marine karargahıydı. Ancak ben direk emirleri alan bir asker olmak yerine kendi doğrularımı sağlamak, bunun içinde güçlü olmak istiyordum. Böyle bir grup kurabilir ya da tek başıma marine tekniklerini öğrenip kendi başıma adaletimi sağlayabilirdim. İşte o gün bu amaç için karagaha vardığımda karargahta benim gibi düşünceye sahip 2 kişi daha vardı. Rei ve Ken. Takım elbiseli kendine güveni tam olan birisi ile kendini gizemli kılmaya çalışan kafasında mavi kapşonu olan Van kedisi. Birbirimizi ilk defa görmüş 3 kişi bu teknikleri öğrenmek istiyordu ancak marine bize böyle kolay öğretebileceği bir teknik değildi. İçeriye giren adamda bunun göstergesiydi. "İlk göreviniz" diyip bize bir zarf uzatmıştı. Ardından "Rokushiki teknikleri eğitimi görmeden önce, belli bir dizi görevden geçmeniz gerekiyor" demişti. Bu bana uyardı zaten görev kolaya benziyordu. Birisi hakkında bilgi edinmek zor olmasa gerek.

Buraya geleli 2 gün olmuş hala bir bilgi kırıntısı bile elde edememiştik. Bir adam ne kadar gizli olabilir ki? Yer yarılmış da içine mi girmişti? Eğer bu görevi başaramazsak teknikleri öğrenemezdik. Bu yüzden aklımıza gelen her yere girip çıkmıştık. Bugün ise bir barda araştıracaktık herifi. Haydutların ve kaçakların saklanacağı yeri öğrenmenin en kolay yolu barda sarhoş olanlardan bilgi sızdırmaktı. Bara girdiğimizde masada kumar oynayanlar ve içki dağıtan barmen. İlk fikrini belirten Ken olmuştu. "Her birimiz bir masaya oturup, laf arasında bilgi almaya çalışalım. Kazanan adam konuşur, ona göre" dedi. Bilerek kaybetmek Rei için iyi değildi sanki. O sanki kendini bizden üstün görenlerdendi. Tabi benim ailem kadar olmasa da. "O zaman ben de başka bir masaya oturayım. Böylece şansımız artar. Sen de barmen ile konuş" dedim ve Ken'in oturduğu masanınkinden farklı bir masaya oturdum. 



-- Edited by Riven on Sunday 9th of September 2012 01:21:37 PM

__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Rei
Newbie
Status: Offline
Posts: 4
Date:
Permalink   
 

Benim adaletim, benim doğrularım bundan üstün başka bir şey yoktu. Diğer insanların düşündükleri önemsiz MUTLAK ADALET sağlanmalıydı ve bu Mutlak Adalet benim düşündüğüm Adalet olmalıydı bu düşünceler ile denizcilere katılmaya karar vermiştim. Kullandığım şeytan meyvesi benim özel olduğumu gösteriyordu ben hükmetmek için bu dünya'ya gelmiştim ve hakkım olan yere tırmanmalıydım. Bu düşünceleri köyümüze saldıran bir korsan grubunu öldürdükten sonra anlamıştım. Hakikaten korsanlar bir avuç çöpten başka birşey değillerdi. Bunu tüm korsanlar için söylemek doğru olmayabilir ancak hayatı için yalvaran insanlar onur ve gururdan yoksunlardır. Kaptanları ile yaptığımız dövüş sırasında hayatı için merhamet dilemişti ancak bir dövüşte bir taraf ölmeden galip belli olmazdı bunun farkında olmayan biri bir çöp parçasıdır. Bu olaylardan sonra denizcilere katılmaya karar vermiştim MUTLAK ADALET'i sağlamak için.

Denizcilere katılıp bir ekibe alınmıştım. Ekibimde Ken ve Riven isimli 2 kişi daha vardı. Onlar pek umrumda değildi ancak istediğim yere çıkmam için onlarla birlik olmak zorundaydım. Gittiğimiz ada da 2gündür Aco isimli bir adamı arıyorduk. Bugün gerçekten pis işlerin döndüğü kanunsuz diyebiliceğimiz bir bara araştırma yapmaya gitmiştik. Araştırma için meyve gücümle elde ettiğim Sword of Destiny işimize yarıyabilirdi bu yüzden oraya giderken bu kılıcı yanıma alıcaktım ve kınında taşıycaktım. Bara girdiğimize etrafa biraz bakınmıştım ve gerçekten leş gibi bir yerde bu çöp parçaları ile uğraşmak bana göre değildi ama bu işi sessiz halletmek daha doğru olacaktı. Ken "Her birimiz bir masaya oturup, laf arasında bilgi almaya çalışalım. Kazanan adam konuşur, ona göre" demişti mantıklı bir şey demişti. Ancak ben bu çöp parçaları ile oturup kumar oynaycak biri değildim. "Siz istediğinizi yapabilirsiniz pek umrumda değil. Kılıcımın özelliğini kullanıp barmenden bilgi almaya çalışıcağım" demiştim Ken ve Riven'e. Barmen'in yanına gidip ona bir iş için geldiğimi ve elimde bazı mallarımın olduğunu söyleycektim ve onu sessiz bir köşeye çekmeye çalışıcaktım. Eğer istediğimizi başarırsam kılıcımı ona saplıycak Aco hakkındaki bilgileri aldıktan sonra onunla konuştuğumu ve kılıcımı ona sapladığımı unutmasını sağlıycaktım.



-- Edited by Rei on Sunday 9th of September 2012 01:31:14 PM

__________________
Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 

@ God Ken

Bir masaya oturuyorsun.Karşındaki adam başını kaldırıp sana doğru bakıyor ve sırıtıp ''Biraz oyun oynamak ister misin?'' diyor.Sen de ''Memnuniyetle'' diye cevap veriyorsun.Oyunu oynamaya başlıyorsunuz ve planladığın gibi ilk başlarda yeniliyorsun.Adam kaybettiğini görünce dili çözülmeye başlıyor.Bu adamdan Aco hakkında duyduğun ilk cümle ''Tıpkı bizim Aco gibi yeteneksiz bişeysin...''



@Riven
Sen de başka bir masaya oturuyorsun adam senle ilgilenmiyor.İlgisini çekmelisin.



@Rei
Barmenin yanına gidiyorsun ve elinde bazı kaliteli içkilerin olduğunu söylüyorsun.Barmen nerde diye sorunca ''Arka taraftan mallarına göz atabilirsin'' diye cevap veriyorsun. Barmen biraz çekindi.''Bak dostum, burası bildiğin barlardan değil.O yüzden tedbiri elden bırakmamalıyım.Senin dışarı çıktığımızda bana bişey yapmayacağını nerden bileyim'' diyor.Onu ikna etmelisin.



-- Edited by Sengoku on Sunday 9th of September 2012 01:43:24 PM

__________________
-
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 

Oturduğum masada hiç kimse benle ilgilenmiyordu. Herkes oyuna mı konsantre olmuştu yoksa tipimde mi sorun vardı. Yani böyle insanlar tarafından hiç bir zaman ilgi görmezdim ama bunlar benim ailemi tanımıyorlar ki. Dikkatlerini çekebilecek ne yapabilirdim ki? Böyle bir durumla karşılaşınca diğer insanlar ne yapıyor? Düşün Riven düşün. Seni iplenmeyen Adam olmaktan kurtaracak ne bulabilirsin? Olay çıkartıp beni oyuna davet etmelerini sağlamak mı bu ters tepebilir. Peki ya sessizce oturup beklemek? Bu da beni hiç çağırmamalarına neden olabilir. O zaman bunlar oyun oynuyorlarsa oyun hakkında bir şeyler anlatabilirim. Yani oyunu iyi bildiğimi gösteren bir cümle. Yani kendini beğenmiş birisinin kuracağı bir cümle olması lazım. Evet ondan sonra beni oyuna davet eder ve bende işlevsiz kalmam. Sonuçta Ken şimdiden oyuna başlamıştı. Rei de barmen ile konuşuyordu. Benim de tek seçeneğim bu gibi duruyor.

 

Rp out: Oynanan oyunu bilmediğim için onunla alakalı cümle yazmadım. Tam cümle istiyorsanız oyun hakkında ve masada olan kağıtlar hakkında bilgi verirseniz yazabilirim ama gerek yok bence.((Gerek yok))



-- Edited by Sengoku on Sunday 9th of September 2012 02:28:17 PM

__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 

Yaşlı adamın yanından ayrıldığından beri çok olmamıştı, ama hükümet istediği gibi hemen teknikleri öğretecek gibi durmuyordu ona. Yaşlı adamın söylediği ve gösterdiği teknikleri hatırladı. En çok havada rahatça yürümesini sağlayan ve çok hızlı hareket etmesini sağlayan iki tekniği sevmişti ve onları öğrenmek için her türlü zorluğa katlanabilirdi. Ama hükümet önce sınama amaçlı olduğunu düşündüğü bazı görevler verecekti. Tabi ki birden ortaya çıkmış ve gizli tekniklerini öğrenmek isteyen çocuğa her şeyi öğretecek değillerdi. Öncelikle teknikleri bu kadar iyi bilmesine şaşırmış hükümet, onu yakalayıp sorguya almıştı. Üç tane siyah takım elbiseli, geniş omuzlu adam başında bekliyordu. Daha yaşlı görünen bir tanesi, soruları soruyordu.
"Nereden biliyorsun bu teknikleri? Bu teknikler Dünya Hükümeti'nin gizli teknikleridir." demişti yaşlı adam.
"Bunları kullanan bir adamla karşılaştım. Daha doğrusu hayatımı kurtardı. Bu teknikleri kullandığını görünce, sordum yaşlı adama ve bana anlattı." diye cevap verdi Ken. İnanmış gibi görünmüyorlardı ama yine de yaşlı adam düşünceli bir hale girmişti. Diğer üç adamın çıkmasını emretmişti. Üç adam şaşırmış ve benim gibi biriyle onu yanlız bırakamıyacaklarını söylemişlerdi. Yaşlı adamın öfkesi dışarı taşıyordu sanki. "KİM OLDUĞUMU SANIYORSUNUZ VELETLER? ÇIKIN HEMEN DIŞARI!!!" diye bağırdıktan sonra 3 adam hemen dışarı kaçmıştı. Yaşlı adamın kendine güvendiği belliydi. Güçlü olduğuna ise şüphe yoktu. Onu sinirlendirmek çok kötü bir fikirdi. Sordu yaşlı adam "Sana bunları öğreten adam benim yaşlarımda, sağ kolunda kurşun dövmesi olan bir adam mıydı?" diye.
Kesinlikle o adamdı Ken'e bunları öğreten adam. "Evet." dedi sadece. Adamın yüzünde garip bir gülümseme vardı. "Nerede?" diye sordu. "Söyleyemem. Canımı kurtaran adamın yerini size söyleyemem." dedi Ken. Bir şey hissettiğinden değil. Sadece borçlu hissetmeyi sevmiyordu. Tepkisini bekledi adamın. Hiç bir şey yapmıyor sadece düşünceli gözlerle bakıyordu. Söylemeyecekti ne olursa olsun. Ölmek bile daha iyi bir seçenekti. "Peki." dedi adam. "Söylemeni sağlayacak hiç bir şey yapamam sanırım." dedi. Ken bir şey söylemedi. Üç adamı geri çağırmıştı şimdi yaşlı adam. "Eğitime alın bu çocuğu, diğer 2'siyle tanıştırın. "

Bir dizi koridordan geçip, iki çocuğun oturduğu bir odaya gelmişlerdi. Rei ve Riven adlı iki kişi olduklarını söylemiş bir de Ken'i tanıtmışlardı. Sadece isimler üzerineydi bu tanıtma. Süzdü ikisini uzun uzun, biri farklı göz renklerine sahip olan, kırmızı saçlı ve mavi kapşon geçirmişti kafasına. Diğeri ise güzel giyim tarzına sahip, siyah saçlı, kaslı bir çocuktu. İlk izlenimi ikisinin gay bir çift olabileceğiydi. Zamanla öğrenecekti. Geçti boş tek yer olan ortada ki sandalyeye oturdu. Beklemeye başladı. Siyah saçlı çocuk sürekli gülümsüyordu. Diğeri ise düşünceli düşünceli bekliyordu. İçeri biri gelene kadar 4 dakika geçmişti ve tek kelime konuşulmamıştı. Gelen adam diğerlerinden farklı olarak, marine kıyafetleri giyoyordu ve biraz saygılı davranıyordu. "İlk göreviniz..." diye başlamıştı."Rokushiki teknikleri eğitimi görmeden önce, belli bir dizi görevden geçmeniz gerekiyor." demişti ve ilk görevleri olduklarını söyleyip, bir zarfı uzatmıştı onlara. Aldı zarfı, bir bakış atıp solundakine uzattı. Aklında okuduklarını geçiriyordu. Wapoa şehrinde Aco hakkında bilgi almak...

Gözlerini açtı ve baktı etrafına. 3. günleriydi bu Wapoa şehrinde ve daha hiç bir bilgi alamamışlardı Aco hakkında. Bu gece tekrar çıkacaklardı ama saat öğlen civarıydı. Kalktı yataktan ve duş aldı. Kurulanıp giydi takım elbisesini. Kırmızı kıravatını takıp sahile indi. Bİr şeyler yiyip sahilde kızları kesecekti. Ama aklına Aco'dan başka bir şey gelmiyordu. Direk adamı bulup öldürseler olmaz mıydı? Bilgi almakta neyin nesiydi. Zaman hızla geçerken sahilde aynı bankta saatlerce oturduğunu farketmemişti. Güneşin yer değiştirdiğini ancak batarken gözüne vuran ışıklarla anladı. Tekrar otele doğru yola çıktı. Diğer 2 görev arkadaşını alıp daha önceden kararlaştırdıkları bara girdi. Bu bar Aco için mükemmel bir yerdi, çünkü ne kadar pislik varsa buralarda takılıyordu. Şapkalarından yüzleri görünmeyen insanlar kumar oynuyorlardı. "Her birimiz bir masaya oturup, laf arasında bilgi almaya çalışalım. Kazanan adam konuşur, ona göre." dedi. Bilerek kaybedecekti. Ama biraz kazandıktan sonra. Adamnın mutlu olması, konuşmasına yardımcı olurdu. Bunu amaçlayarak masalardan birine oturdu.



__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 

@Rei
Barmen dediklerinin üzerine teklifini kabul ediyor.Yalanına inandı.Onunla barın arkasına çıkıyorsunuz çok tenha biyer burda planını gerçekleştirebilirsin.''Mallar nerde?'' diye soruyor sana salak salak.Sen de planını uyguluyorsun ve Aco'nun köle tacirliği yaptığını anlıyorsun.Bir dağda kalıyorlar ve yaklaşık 10 kişiler.


@Riven
Oyunla ilgili iyi bir cümle kuruyorsun ve seninle ilgilenmeyen adam sana bakıp ''Benim işime karışma.Çok biliyorsan gel oynayalım?'' diye soruyor.Sen de oynamaya başlıyorsun.


@God Ken
Karşındaki ''Ho?Demek o köle avcısının namını duydun.Hehe evet, dağlarda kaçırdığı çocuklar, kadınlar sayesinde baya nam kazandı''. Bu adam  gerçekten de pek zeki değildi .Ne sorsan söylüyordu.''Onu bu şehrin arkasındaki dağlarda bulabilirsiniz dikkat edin yakalanmayın hehe.Ayrıca neden bunları soruyorsun ki öenmli bişey söyleyeceğimi mi sandın?'' diyerek istediğin her şeyi söylüyor.Fakat gene de diğer tayfa üyelerinin de neler öğreneceğini beklemelisin sonuçta çok güçlü biri olabilir.Daha fazla sorarsan en sonunda olayı çakabilir.



-- Edited by Sengoku on Sunday 9th of September 2012 05:41:17 PM



-- Edited by Sengoku on Sunday 9th of September 2012 06:34:14 PM

__________________
-
Rei
Newbie
Status: Offline
Posts: 4
Date:
Permalink   
 



Abi zaten planı uygulama şeklini yazdım adam benle dışarı çıkarsa bunları bunları yapıcam dedim. Şimdi aynı şeyleri bir daha yazmam şart mı ?

 

((Yazsanız daha iyi olurdu ama yazmayın tamam.Mesajımı editliyorum.))



-- Edited by Sengoku on Sunday 9th of September 2012 06:32:50 PM

__________________
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 16
Date:
Permalink   
 

 ''O kılıç çok değişik gözüküyor . Bir adı var mı ?'' Daha cevabını beklemeden uzun saçlı olan adama dönüp : ''Her ne kadar sana ayrı bir hava katsada sigara sağlığa zararlıdır . Bence devam etme . Neyse, bu sadece bir tavsiye. Sana kalmış devam edip etmemek. Bu arada siz bir şeyler araştırıyor gibisiniz . Bu kadar kişi misiniz ? Yoksa içeride başkalarıda var mı ? O kılıcı barmene sapladığını gördüm de . Değişik bir özelliği varmış gibime geldi. Ne tür bir özelliği olup olmadığını bilmiyorum ama hayran kaldım doğrusu. Eee ne araştırıyorsunuz ? Banada söyleyebilir misiniz? '' O kılıcın nasıl bir özelliği olabilir ki . Bir şey araştırdıkları kesin. Böyle içeride dağılıp bir şeyler öğrenip daha sonradan bir yerde buluşup öğrendiklerini paylaşmış olabilirler. Ama ben bunların 2 kişi olduklarını sanmıyorum. 3. kişi mutlaka olmalı. O da içeride bir yerlerde sanırım ama galiba diğerlerine göre gecikmiş.

 


 






-- Edited by Pyskos Lysromnia on Sunday 9th of September 2012 07:40:54 PM

__________________

Pyskos Lysromnia

Marine

Kaze Kaze No Mi

Kılıç : Sirius

Güç :8 / Çeviklik: 5 / Dayanıklılık : 4 / Refleks : 3

Meyve : 2 / Dövüş Tekniği : 1

Rei
Newbie
Status: Offline
Posts: 4
Date:
Permalink   
 

Barmen bana "Bak dostum, burası bildiğin barlardan değil.O yüzden tedbiri elden bırakmamalıyım.Senin dışarı çıktığımızda bana bişey yapmayacağını nerden bileyim'' demişti. Ne cüret ile benim görüşme karşı gelebilirdi ki ancak bu cöp parçcası biraz zeki biri gibi görünüyordu. Onu ikna etmem gerekiyordu ve edicektimde. "Endişeni anlıyorum" bu sırada parmağım ile arkadaki içki içen herifleri işaret ederken "Beni şu arkadaki çöp parçaları ile karıştırma. Güvenliğine önem vermen mantıklı bir düşünce ancak sana zarar vermem mantıklı olmaz eğer burada sana zarar verisem benimde başım belaya girer ve bunu yapıcak kadar akılsız biri değilim. Ancak mallarımı birine satmalıyım satıcağım kişinin illa senin olman şart değil elbet bir alıcı bulurum. Açıkcası kimsenin bu derece kaliteli malları kaçırıcağını sanmıyorum" diyicektim ve eğer adam bu dediklerimden sonra istediğim gibi arka tarafa benim ile birlikte gelirse planımı uyguluyukcatım



__________________
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 
Bir masaya oturuşunun üzerinden çok zaman geçmemişti ki, bir adam kafasını kaldırıp oyun oynamayı teklif etmişti. Memnuniyetle kabul edip oynamaya başlamışlardı. Planladığı gibi yeniliyordu, adam daha sormamasına rağmen istediğini vermişti ona. Aco'dan bahsetmişti. Aradığı fırsatı bulan Ken, peşinden koşacaktı bu fırsatın. "Aco mu? Duymuştum namını. Bu yüzden geldim buraya aslında. Benden yeteneksiz biriyle oynamak isterim. Nasıl bulacağımı biliyor musun onu?" dedi. Söylerken önemsiz bir şeyden bahsediyormuş gibi ses tonunu ayarlamıştı. Bunun işe taramasını umuyordu, karşısında ki adam çokta zeki durmuyordu. Bu görevi geçip Rokushiki tekniklerinde ustalaşması gerekiyordu. O yaşlı adam gibi uçmadan ölmeyecekti. En çok istediği şeylerden biri uçmaktı. Bunun için bir kaç pisliğe katlanmaya değerdi...

__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 

Planım başarılıydı. Beni iplemeyen adam söylediklerim üzerine bana bakıp "'Benim işime karışma.Çok biliyorsan gel oynayalım?" dedi. Haha dostum gerçekten çok biliyorum ama sana yenilmem gerekiyor. Daha sonra ise senin de bülbül gibi ötmen gerekiyor. Ama kolayca bana bilgi verecekmişsin gibi durmuyorsun. "Bilmek mi sen kendini biliyor sanıyorsan ben bu oyunu bulanım" dedim. İlk başlarda bu herifi yenmek için uğraşacaktım ve bu onu sinirlendirecekti. Daha sonra ise yenilecektim. Böylece o bana hava atmak için konuşmaya başlayacaktı o sırada da ben de sorular sorabilirdim. Tabi ilk önce yenmem gerekiyordu fakat yenilsem de bir şey farketmeyecek. Sonuçta bu planı yapmasam da yenilecektim. Yenilirken ise "Burada herkes bu kadar iyi mi oynar?" diye soracaktım.



__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 
"Gerçekten yendin beni dostum. Aco yenebileceğim tek kişi sanırım. O gelene kara oynamamalıyım." dedi. Sahte bir gülümseme yapıp dışarı çıkmaya hazırlandı. Çıkarken diğer ikisine baktı. Biri yeni oyuna başlıyordu. Diğerini görememişti. Dışarı çıkıp bir sigara yakacaktı. Adamı düşündü. Çocuklar ve kadınları kaçırmak ha. Pisliğin teki olduğu belliydi ama onu ilgilendirmiyordu. Tek gorevi, bilgi almaktı. Yapacagı da bu olacaktı. Diğer ikisi döndüğünde öğrendiklerini anlatacak, ortak bir plan yapacaktı. Den Den mushi bulup ne yapmalarını sormaları gerekiyordu. Dağlarda olması adamın, her hangi bir kavga durumunda etrafta kimsenin olmayacağı anlamına geliyordu. Bu işine gelirdi. Diğer ikisini beklerken ilk sigarasını bitirmişti. Çıkarıp 2.yi yakarken ayı izlemeye başladı...

__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Rei
Newbie
Status: Offline
Posts: 4
Date:
Permalink   
 

Adamı arka taraflarda tenha bi yere çekmiştim ve adam "Ee Mallar Nerde?" demişti ve adama kılıcımı saplıyıp Aco hakkında bilgi almıştım görünüşe göre köle tüccarlığı yapıyordu ve ayrıca 10 kişilik bir ekibi vardı bu bigliler işimize yarar. Bu bilgileri aldıktan sonra doğruca bara geri dönücektim ve diğerlerine haber vericektim zaten 2 gün vakit kayıp etmiştik daha fazla vakit kaybetmesek daha iyi olacaktı. Eğer ki bu adam köle tuccarı ise her geçen gün daha fazla insan kaçırıyor olabilirdi. Gücü hakkında bir bilgim alsaydım çok iyi olacaktı ama bu bilgilerde bize yeterli olur ve ayrıca Ken ve Riven'de bardaki çöp parçalarının ağızlarını arıycaklardı onlarda bilgi edinmiş olabilirler ellerimizedeki bilgileri bir araya getirip bir plan yaparız ve Aco'yu yakalarız ben bunları düşünürken bara doğru yola koyulmuştum ve barın kapsınını önünde sigara içen Ken'i görmüştüm. Doğruca onladoğru yönelip "Barmenden bazı bilgiler aldım, Aco bir köle tuccarıymış. Bir dağda saklanıyorlarmış ve ayırca 10 kişilermiş sen bir bilgi edinebildin mi?" demiştim



__________________
Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 

@rei&ken

Konuşurken arkanızdan alkış sesleri geliyor.Sesin geldiği tarafa baktığınızda ise kara saçlı kara gözlü yakışıklı bir çocuk görüyorsunuz.Sizin yaşlarınızda ve iyi birine benziyor burdakilerden farklı.Rei'nin yaptıklarını görmüş ve alay edercesine alkışlıyor olmalı.Genç size doğru yaklaşmakta.


@Riven

En sonunda yenildin.Adama başta artistik yaptığın için havaya girdi.Burada herkesin bu kadar iyi oynadığını da sormuştun.''Kimse Aco'dan kötü oynayamaz ve sen de ondan kötü oynamadın.Kim iyi oynuyormuş?Hehe. ''
Sora sora adamın ne halt olduğunu ve gücünü öğrenmiştin.Gücü zincir meyvesi idi, istediği yerinden çok güçlü zincirler çıkarabiliyordu.Daha adamları da vardı ama onlar pek önemli değildi.


Hepiniz gitmeye hazırdınız artık.Fakat şu rei ve ken'in karşısına çıkan çocuğu hallettikten sonra.


(Pyskos RPye girebilir.Olanları gördü gücünüzden etkilendi)



__________________
-
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 

En sonunda adama yenilmiştim. Normalde yenilmek için oynamasam belki yenebilirdim ama adam da gerçekten iyi oynuyordu. Ancak yaptığım plan işe yaramıştı. Aco hakkında bir çok bilgi öğrenmiştim. Köle tüccarı olması, şeytan meyvesinin gücünü, adamları olduğunu... Yani şimdi istediğin kadar hava atabilirsin moruk. Oyunda kaybeden sensin asıl. "Tebrik ediyorum seni bu oyunda ilk defa yenildim. Bükemediğin eli öpeceksin" dedim biraz daha havalanması için ve izin isteyerek dışarıya çıktım. Sonuçta Ken ve Rei dışarıya çıkmıştı. Onlara hemen öğrendiğim bilgileri anlatmam lazımdı.

Dışarıya bildiklerimi anlatmak için çıktığımda bizimkilerin yanına başka bir adam gelmişti. Neler olduğunu anlamamıştım. Yanlarına gidip bu herifin kim olduğunu öğrenecektim. İlk önce kendimi tanıtıp daha sonra onun tanıtmasını bekleyecektim. Daha sonra ise bizimkilere daha önce tanışıp tanışmadıklarını soracaktım. Sonuçta gizli görevde iken böyle birilerinin bizimle konuşması beni tedirgin ediyordu.



__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 

Arkadan gelen adamı farketmemiş bile olması zayıflığının işaretiydi. Adam hiç bir şey yokmuş gibi izlemişti onları, gizli görev açığa çıkmıştı. Şimdi ya bu adamları öldürmeleri gerekecekti, ya da etkisiz hale getirmeleri. Ama pekte düşmancıl havası var gibi görünmüyordu. Baktı ve süzdü adamı. Kendine güvenen bir havası vardı. Bir şeye güvendiği kesindi. "Sigara gerçek olduğuna inandığım nadir şeylerden. Göğsümde oluşturduğu acı, beni gerçekte tutuyor. Hayal dünyasında kaybolmanın ne demek olduğunu bilir misin?" dedi. Sadece sınamaya çalışıyordu karşısında ki adamı. Bir sigara çıkarıp fırlattı adama. Adamın yapacağı hamleye göre, nasıl davranması gerektiğine karar verecekti ama görevle ilgili bilgi vermek, bu yapamayacağı bir şeydi. Riven'in gelmesini beklemek zorundaydı. Adamın tam gücünü bilmiyordu. Direk saldırmak gibi acemice bir hata yapmayacaktı...

Out: Her ne kadar planlı bir giriş olsada, tanımadığım bir adama görevden bahsedemem. Hükümet destek olarak filan yollamış olursa daha iyi olur diye düşünüyorum.



-- Edited by God Ken on Monday 10th of September 2012 02:56:13 PM

__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 

@Pyskos
HÜkümet tarafından Aco olayı için görevlendirilmiştin.Bu elemanlar Aco hakkında bir şeyler biliyor gibiydi.Soracaktın.


@Riven
Ken'in yanına vardın ama kendini tanıtmaktan vazgeçtin.Ken ile tanışıp tanışmadığını soracaktın.


@God Ken
Attığın sigarayı yakaladı ve elinde tutmaya başladı.Hızlı düşünmüştü.



 



-- Edited by Sengoku on Monday 10th of September 2012 04:06:18 PM

__________________
-
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 

Ken'in yanına varmıştım. Yanında ise siyah saçlı birisi vardı. Elde ettiğim tüm bilgileri ona anlatmak için sabırsızlanırken araya kara kedi girmişti. Bu kim diye düşünürken Ken ona sigarasını fırlatmıştı yani tanıdığı birisi olmalıydı ama olmama ihtimali de vardı. Şimdilik ben kendimi daha tanıtmamalıydım. Gizli görevde olan birileri buna dikkat etmeliydi değil mi? "Hey Ken bu herifi daha önceden tanıyor musun?" diye sordum. Ken'in dediğine göre kendimi tanıtıp tanıtmayacaktım. Sigarasını içine çekerek artist havasına büründükten sonra bana tanımadığını söylemişti. O zaman bu herife saldırmaya hazır olmalıydım. Dövüş silahım ellerim olduğu için de hazır olmak sorun olmayacaktı. Ken'in sorduğu cevaba göre de adama ne yapıp yapmayacağımıza karar verecektik.



-- Edited by Riven on Monday 10th of September 2012 04:28:56 PM

__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 16
Date:
Permalink   
 

Ohh, adam biraz fazla hızlı çıktı. Bu kadar üstüne gelmesi normal birini korkutabilirdi. Ama belkide yapılması gereken şey buydu. Her ne kadar yapılması gereken şey bu olsa bile. Bir şey araştırdıklarını bana çok fazla belli etti. Yani çıkışını biraz fazla abarttı. Artık bir şey araştırdıklarından neredeyse emindim. Hem yanındaki adamda kendini tanıtmadığına göre gizli bir işti. Bir görev. Bu civarlarda araştırdıklarına göre Aco olayı olabilirdi . Sorup öğrenelim. Elimdeki sigarayı yakmadan ağzıma götürüp sanki yanan bir sigaraymış gibi çektim. Dumanı olmamasına rağmen üflediğimde dumanın çıktığını hayal ettim ve öksürdüm.Püff biraz fazla yaktı sanki. İlk seferinde sanada mı böyle oldu . Yoksa ben mi biraz fazla narinim bilemedim doğrusu.Bir şey araştırıyor gibisiniz araştırdığınız şey Aco hakkında mı ? '' 



-- Edited by Pyskos Lysromnia on Monday 10th of September 2012 04:32:13 PM



-- Edited by Pyskos Lysromnia on Monday 10th of September 2012 04:34:03 PM



-- Edited by Pyskos Lysromnia on Monday 10th of September 2012 04:34:20 PM

__________________

Pyskos Lysromnia

Marine

Kaze Kaze No Mi

Kılıç : Sirius

Güç :8 / Çeviklik: 5 / Dayanıklılık : 4 / Refleks : 3

Meyve : 2 / Dövüş Tekniği : 1

Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 

Sonradan aranızda anlaşıyorsunuz ve söylenen dağa Acoyu bulmaya gidiyorsunuz.Dağa çıktınız fakat gece gece peşlerine düşmek iyi olmayabilirdi hem gece bulamazdnız da.Dağda kamp yaptınız sabah erkenden aramaya başlamayı umud ediyordunuz.
Fakat şafak vakti birileri tarafından uyandırılıyorsunuz.5 kişi kadarlar.

Bir tanesi Ken'İ kaldırıp boğazına bıçak dayıyor."Napıyorsunuz lan burada gebertelim mi sizi?"
Diğerleri ise Riven ve Pyskos'u tutmuş çekiştiriyorlardı.

Hepsini öldürebilirdiniz, yada daha zeki bir şey düşünebilirdiniz...







-- Edited by Sengoku on Monday 10th of September 2012 05:36:43 PM



-- Edited by Sengoku on Monday 10th of September 2012 05:37:27 PM

__________________
-
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 

Beklediği gibi sigarayı yakalamıştı. Ama elinde tutuyordu sadece. İçecek miydi? Hİç bir fikri yoktu. Sigarasından derin bir nefes çekip, burnundan verdi buharını. Riven'da göstermişti kendini. Şu an ikiye karşı bir kişiydi. Arkasını adama dönerek biraz yürüdü. Tepede duran aya baktı. Ayı izlemeyi her zaman sevmişti. Orada kendisini çeken bir şey vardı sanki. Mükemmel beyaz ışığı her zaman hoş görünmesine neden oluyordu. Biraz daha yürüyüp gizemli adamı kendiyle Riven arasına aldı. Her hangi bir durumda iki taraftan saldırabilirlerdi. "Neden bizi gözetliyordun? Amacın ne? Kim gönderdi seni?" diye 3 soru sordu. Görevle ilgili bir şey bilmesine imkan yoktu, ama bazı şeylerden şüphelenmişti. Bu bile öldürülmesi için yeterliydi. Bu yüzden cevabı yaşamasını ya da ölmesini sağlayacaktı...



__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 

Dalga geçiyordu açıkça. Ama Ken için böylesine basit bir tahrik önemsizdi. Asıl önemlisi Aco'dan bahsetmiş olmasıydı. Sadece izleyerek böylesine bir bilgiye ulaşması mümkün değildi. Sanırım destek kuvvet değildi. Gerçekten tanıyor gibi durmuyordu. Rol yapıyora da benzemiyordu. Hükümet ayrıca yollamış olabilir miydi? Güvenebilir miydi? "Elindeki bilgileri dök o zaman." dedi. Eğer gerçekten Aco hakkında bir şeyler biliyorsa, ve güvenerek bunu orada söylerse, Ken ve Riven'ın ona güvenmesini sağlamaya çalışıyor demektir. Bu durumda hükümetten biri değil, Aco'nun adamı bile olabilirdi bu gizemli adam. Bir sonraki cevabı her şeyi belirleyecekti. Belli bir gücü olmasa da hızlıydı ve bunu kullanacaktı. Tüm hızıyla koşup patalatacaktı yüzünü. Ayrıca Riven'ın bazı yetenekleri olmasını umuyordu...



__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 16
Date:
Permalink   
 

Bu adam biraz fazla agresif . Olsun böylesi daha bile eğlenceli. ''Aco hakkında mı araştırıyorsunuz dedim. Bir şey biliyorum demedim. Aslında bir şeyler öğrenebilmek için buraya geliyordum ki size rastladım. Yani rastlamaktan çok sizi izledim. Sizi izlememin sebebi ise bir şeyler araştırıyor gibi durmanızdı. En başta araştırdığım şeyin sizinde araştırdığınız şey olması ihtimalini düşük bulmuştum . Ama genede izlemiştim. Daha sonradan bu barda araştırma yaptığınıza göre bu civarlardaki bir şeyi araştırıyor olmanız gerekir diye düşündüm. Bu civarlarda benimle aynı şeyi araştırıyor olmanız gerekirdi . Yani Aco olayını. Gerçekten de onu araştırıyorsunuz değil mi ? Bu arada ben hükümet tarafından görevlendirildim . Şu Aco olayı için ama dediğim gibi sizinde bir şeyler araştırıyor gibi göründüğünüzden dolayı sizi izlemenin bana faydalı olabileceğini düşündüm ve sanırım doğru kararı vermişim. Eee ne öğrendiniz ? '' Şu uzun saçlı biraz fazla umursamaz gibi. Bana Hayal dünyasında kaybolmanın ne demek olduğunu bilir misin?"  diye sordu. Bende hayali olarak sigara içtim. Yani hayal kurarakta hayal dünyasından çıkabilir. Sadece hayalini gerçekleştirmek için çaba sarfetmesi gerekiyor . Böylece sigaradanda kurtulmuş olur ama sigara onu daha havalı gösteriyor diyebilirim. Bazılarında sigara böyle daha güzel duruyor sanki. Eline ,ağzına yakışıyor adamın sigara içmek.




__________________

Pyskos Lysromnia

Marine

Kaze Kaze No Mi

Kılıç : Sirius

Güç :8 / Çeviklik: 5 / Dayanıklılık : 4 / Refleks : 3

Meyve : 2 / Dövüş Tekniği : 1

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 
Rp Out: Yazmam gereken bir şey olmadığı için yazmıyorum. GM bekleniyor.

__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 

Hükümet tarafından yollandığı kesinleşmiş olsada, gizli görevi anlatmak ne kadar doğruydu? Bilemiyordu Ken. Ama aaynı adamı araştırdıkları için gücüne ihtiyaç duyabilirlerdi. Başka çareleri yokmuş gibi görünüyordu. Birlikte plan yapıp dağa doğru yola çıktılar. Tuzaklar ve pusular, kesinlikle hazırlanmış olamalıydı böylesine bir yerde. Aco gibi bir adam kendini açık hedef bırakmış olamazdı. Bu yüzden geceyi geçirmek için, kamp yapmaya karar verdiler.

Şafağın rahatsız edici ışıkları, ve 5 pisliğin gürültüsü, uyandıklarında etrafında 5 kişi gördü. Aco'nun bahsedilen adamları olabilirdi. Boğazına bıçak dayanmıştı, korkmuş gibi davrandı. Fazla sakin kalmak, şüphelenmelerine neden olabilirdi. Aslında Aco'nun sığınağına gitmek için daha iyi bir yol olamazdı. Eğer kendileri gitmek isteseydi muhtemelen var olan tuzaklara takılabilirlerdi. Ama yolu bilen bir kaç kişiydi çocuk oyuncağıydı bu iş."Aco-sama'nın namını duyduk. Onun adamı olmak istiyoruz sadece. Bizi bardan yolladılar. Bizi oraya sorabilirsiniz." dedi. Konuşurken sesini titretmeye çalışıyordu. Sığınağa götürüldüklerinde duruma göre hareket etmeleri gerekebilirdi. Biraz tehlikeli bile olsa şu an için en iyi senaryo buydu...



-- Edited by God Ken on Tuesday 11th of September 2012 02:27:17 PM

__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 

Adamlar kendi aralarında o küçük beyinlerini zorlaya zorlaya en sonunda size inandılar ve götürmeye başladılar.En sonunda Aco'nun yerine varmıştınız.Adamlardan biri demir kapıyı çaldı.İçerden bir adam "Kimsin?" diye sordu.Adamlar da "Ben Borg.Sabah birkaç adam bulduk" diyor ve kapı açılıyor.İçeri girdiniz ve yalandan hikayeyi anlattınız .Sizi bir odaya aldılar ve kapıyı üstünüze kapadılar.Aco gelene kadar burda beklemeniz söylenmişti...



-- Edited by Sengoku on Tuesday 11th of September 2012 04:23:47 PM

__________________
-
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 16
Date:
Permalink   
 

İnanacakları bekliyordum ama şüphelerimde vardı. İnanmazlarsa napalım bunlara diyede düşünüyordum ki inandılar. Böylesi daha iyi oldu.Şimdi bizi Aco'nun yerine götüreceklerdi. Yolu bildikleri için Aco'nun yerine varmak kolay oldu gibi . Yoksa bu kadar kolay varamazdık heralde. Hem şu demir kapı bize sorun çıkartabilirdi .Ken'in planı bayağı işimize yaradı. Umarım sonuna kadar da işe yarar bu plan. Acaba Aco içeride mi ? Yoksa bir yere falan gitmiş midir ? Bir yerlere gittiyse beklememiz gerekecek. Umarım pek fazla bekletmez bizi şu Aco. Bizi içeri aldıklarında içimde hafif tedirginlik vardı. Ne olur ne olmaz diye gardımı düşürmemeye çalıştım ama bir şey olmadı şimdiye kadar. Umarım sorunsuzca hallederiz şu Aco'yu. Bizi bir odaya aldılar. Tahmin ettiğim gibi Aco burada değil. Bizi çok bekletmese bari. ''Planın şimdiye kadar işe yaradı. Hatta beklediğimden daha kolay geldik buraya. Ben yarı yolda bir şeyler olur diyordum ama şimdi adamın yerine girdik ve onu bekliyoruz. Bence bundan sonra pek bir problem olmaz. Gerçi bunları hafife almakta bizi kötü bir duruma sokabilir. Aco'yu bir süre bekleyecek gibiyiz. Bu sırada bir plan yapalım mı ? Daha yeni tanıştık birbirimizi çok iyi tanımıyoruz. Yeteneklerimizi pek bilmiyoruz. Bence bir plan yapmak iyi olabilir.''



-- Edited by Pyskos Lysromnia on Tuesday 11th of September 2012 04:52:39 PM

__________________

Pyskos Lysromnia

Marine

Kaze Kaze No Mi

Kılıç : Sirius

Güç :8 / Çeviklik: 5 / Dayanıklılık : 4 / Refleks : 3

Meyve : 2 / Dövüş Tekniği : 1

Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 

Birkaç saat beklediniz.Dışardan sesler geliyordu.
"Nerden gelmişler?"
"Şehirden Aco-sama"
"Kimin adamlarıymış?"
"Bilmiyoruz bardan geldiklerini söylediler"
"Puhaaooaaaaa!!!!! Lan siz salak mısınız!"
O sırada aniden kapı açıldı karşınızda esmer, tipsiz bir herif vardı.
"Siz kimle kapışıyorsunuz!"
Ellerini yere koydu.Ellerinin altından bahsedilen zincirler geliyordu şimdi size.Adam her şeyi anlamıştı.



 



-- Edited by Sengoku on Tuesday 11th of September 2012 06:27:12 PM

__________________
-
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 16
Date:
Permalink   
 

İkisini takip etmem çok iyi olmuş . 12 den vurmuştum. Hem kendini beğenmiş, kibirli birilerinede benzemiyorlar. İyi anlaşacağız gibi . Geceleyin hareket etmek zor olur diye kamp kurduk. Bence iyide ettik . Gecenin karanlığında dağda zor olurdu . Üstelik Aco buralardaysa tuzak neyin birşeyler vardır kesin. Gündüz hareket etmek daha mantıklı olur. Ama yol falan bilmiyoruz zor olacak bu Aco'yu bulmak neyse şimdilik dinlenelim yarın bir şekilde bakarız hal çaresine.

Bu adamlarda kim böyle ? Sabah sabah çekemem ben bunları yaralayıp bir kenara atalım bari. ."Aco-sama'nın namını duyduk. Onun adamı olmak istiyoruz sadece. Bizi bardan yolladılar. Bizi oraya sorabilirsiniz. Ne ? Ne diyor bu böyle ? Konuşurken titriyor mu ? Bu sakin adam birkaç herif için titriyor he. Bir şeyler düşünüyor olmalı. Bir plan mı yaptı yoksa kafasında ? Öff şu adamlarda beni çekiştirip duruyor. Ne yapsam ki ? Direkt saldırmak istiyorum ama bu adamın dedikleri sanki bir planı varmış gibi hissettiriyor. Bir kumar oynayacağız ama napalım bende uyacağım senin şu planına . ''Evet, Aco-sama'nın adamı olmak istiyoruz. Bize bu dağda olduğunu söylediler. Bizde geldik. Siz Aco-sama'nın adamları mısınız ? Lütfen bize zarar vermeyin. '' elimden geldiğince titremeye çalışıyorum ama olmuyor . Korkudan değilde soğuktan titrermiş gibi hissediyorum. Ken'in yaptığı plan düşündüğüm gibiyse umarım işe yarar da şu adamlar bizi Aco'nun yerine götürür .




__________________

Pyskos Lysromnia

Marine

Kaze Kaze No Mi

Kılıç : Sirius

Güç :8 / Çeviklik: 5 / Dayanıklılık : 4 / Refleks : 3

Meyve : 2 / Dövüş Tekniği : 1

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 

Adı Pykos olan siyah saçlı adam da bizim gibi Aco'yu araştımak için bu adaya gelmişti. Onun yerine ise bizi araştırması garibime gitmişti. Ancak söyledikleri sözler hükümetin ona da görev verdiği anlamına gelebilirdi. Bu ise onların bize güvenmediğini başkalarını da bu işe soktuğunu gösteriyordu. Bu ise Pykos'un Aco'nun adamı olabileceği düşüncesini aklıma getiriyordu. Ne yapacağım aklıma gelmese de Kai ile Pykos'un diyologları sonucunda onun da bizimle beraber dağa çıkmasına karar verdik.

Hiç düşünmeden gece karanlığında dağa çıkmıştık. Buna anlam veremesem de onlarla idareli geçinmem gerektiğini düşünüyordum. Böyle her zaman alttan alan tip değildim. Ancak şimdilik takım elbiseli Ken ile grubumuza yeni katılan kılıç ustası Pykos'a uyalım. Dağda şimdi direk gitsek mi yoksa gündüz gözüyle mi Aco'nun evine gitsek kararsızdık. Aramızda küçük bir tartışma geçmişti. Ben gece vaktiyle çoğu kişinin uyumasından faydalanmayı savunurken Ken'in tuzak olma ihtimalini savunuyordu. En sonunda ben de ona katıldım ve düzgün bir yer bularak burada kamp kurduk.

İnsanların beni çekiştirmesi ve onların yaptıkları gürültüler ile uyanmıştım. Her zaman o güzel yatağımdan sessizcene kalkan ben şimdi ne hallere düşmüştüm. Ellerinde silahları olan Ken'i tehdit eden ve beni çekiştiren eller... Bunlar şatoda kilitli kaldığım süre boyunca özlem duymadığım nadir olaylardan. Bir an adamlara dalmayı düşündüm. Onlarla kavga edersek sağ salim çıkabileceğimizi düşünüyordum. Ancak ya Ken hiç bir dövüş stili bilmiyorsa? Risk alamazdık zaten Ken' de böyle düşünecek olacak ki "Aco-sama'nın namını duyduk. Onun adamı olmak istiyoruz sadece. Bizi bardan yolladılar. Bizi oraya sorabilirsiniz" demişti titreyen bir sesle. Güzel düşünmüştü böylece Aco'nun yanına birazda olsa bizden şüphelenmeden gidecektik. Bu işimize yarayacaktı ben de oyunu devam ettirebilirdim eğer bana bir şeyler sorulursa. Hatta şu salak tipli Pykos bile anlamıştı oyununu. Şimdi korka korka adamların bizi sığınaklarına götürmelerini bekleyelim



__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 

"Tek plan içgüdü. Eğer öleceğini anladıysan içgüdün vahşi olmanı emreder. Sadece içgüdüne güven." dedi Ken. Bunu biliyordu. İçgüdüsü ona böyle olacağını söylüyordu. Bir hayvan öleceğini anladığı zaman en güçlüdür. Hayatta kalma arzusu, hayvanları güçlü kılan bundan başkası değildir. Boğazından bir timsah tarafından yakalanmış olsa bile geyik, kaçmayı denemekten vazgeçmez. Böylesine güçlü bir savunma mekanizması varken, ihtimaller üzerine plan kurmak gereksizdir. Aco geldiğinde var olan iki senaryo, iki plan gerektirir. Ama Aco'nun yapacağı hamleler sonsuzsa, plan sayısıda sonsuz olmalıdır. Korkak bir insanın ne yapacağı belli değildir. O yüzden Aco'nun ne yapacağı belli değil. Hükümetten korkuyor. Korkmasa dağda yaşamazdı. Bu yüzden plan yapmak gereksiz...



__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 
Hahaha böyle insanlara karşı kendimi üstün görmek istemiyorum ancak nedense insanlar beni böyle düşünmeye itiyorlardı. Daha önce tanışmadıkları birilerini direk patronlarına göstermek hangi malın işidir ki bu? Bir dakika biz de Pykos'a böyle yapmıştık. Devletin gizli görevini sıradan insanlar gibi neredeyse anlatıyorduk. Fakat biz şu 5 hayduta göre Pykos'a karşı hala temkinliydik yani en azından ben öyleyim. Aynı zamanda şu 5 hayduta karşı da. Neyse ki yolda sorun çıkmamıştı. Sığınaklarına varıp kolayca içeri girmiştik. Normalde buraya girmek için ne kadar uğraşırdık. Aferin Ken gerçekten de iyi iş başardın. İlk görevime seninle çıktığıma sevinmiştim. Fakat işler şimdi daha da zorlaşacaktı. Kurdun ininde artık her daim tetikte olmamız gerekiyor. Şimdilik sorun çıkmamıştı. İçerideki adamlara hikayemizi anlattıktan sonra onlarda bize inanmış gibi duruyorlardı. Ancak bizi bir odaya kapatmaları beni tedirgin etmişti. Diğerlerinin plan hakkında konuşması ise biraz da olsa bu tedirginliği benden almıştı. Şu an için tek yapmamız gereken beklemek olacaktı.

__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 16
Date:
Permalink   
 

Ken'in söylediği sözler beni etkilemişti. Aslında haklıydı. Bizim işimiz Aco'ydu yani öyle dolambaçlı bir plana gerek yoktu ama bende sadece işlerin yolunda gitmesini istediğim için plan yapalım demiştim. Yani aslında onların fikrini öğrenebilmek için sormuştum plan yapalım mı ? diye. Ve fikirlerinide öğrenmiş oldum diyebilirim. Şimdi aklımda tek bir soru var. Bu Aco buraya geldiğinde ne olacak ? Plan bozulmayarak devam mı edecek ? Yoksa Aco herşeyi anlayıp bize mi saldıracak ? Ben kendimi en kötüsüne hazırlayacağım ve hep birileri bize saldıracakmış gibi tetikte bekleyeceğim. Bakalım, önümüzdeki birkaç saate kadar gelir şu Aco-sama.

Birkaç saat geçti hala gelmedi . Öff içim karardı burada beklemekten. Tam o sırada dışarıdan sesler duydum.


"Nerden gelmişler?"
"Şehirden Aco-sama"


Sözünü duyduktan sonra gerisini pek dinlemedim bile direkt kendimi en kötüsüne hazırladım ve içimde kötü bir his vardı. Sanırım bu Ken'in bahsettiği içgüdü ile alakalı bir şey olabilirdi. Ardından kapı açıldı ve Aco bize şu zincirleriyle saldırdı. Bize odada saldırması kötü oldu. Şöyle bir salon falan olsaydı veya büyükçe bir toplantı odası gibi bir şey o zaman bundan daha iyi olurdu ama napalım artık bu odadayız bir kere . Aco'nun zincirlerine karşı Ken ve Riven'ı hiç beklemeden  Lock saldırımı yaptım. Amacım zincirlerini yavaşlatmak ve yapabilirsem bir süreliğine durdurmaktı. Daha sonra kendini bana açık hedef haline getiren Aco'ya karşı güçlü bir rüzgar çıkardım. Aco'ya saldırmaktaki amacım ona zarar vermekten çok sersemletmekti. Çünkü: Şu Aco ve adamlarına Ken ve Riven ile  birlikte saldırmak istiyordum. Onun için tek başıma hareket edemezdim . Bir takım olmalıydık. Aco'ya yaptığım rüzgar saldırısından sonra hiç vakit kaybetmeden Ken ve Riven'a Wind Armor ile rüzgardan zırh yaptım. Ardından da kendime. Ama biraz acelem olduğu için dizlerden aşağısına gidemedim. Eğilmek zaman kaybettirebilirdi.




__________________

Pyskos Lysromnia

Marine

Kaze Kaze No Mi

Kılıç : Sirius

Güç :8 / Çeviklik: 5 / Dayanıklılık : 4 / Refleks : 3

Meyve : 2 / Dövüş Tekniği : 1

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 

"Şeytan meyvesi ha." diye düşündü Ken. Bugün kendisini şaşırtacak bir şey görmüştü. Ellerinden rüzgar çıkaran Pyskos, zincirleri durdurmaya çalışıyordu. Ama seri hareket yapmaya çalışıyordu. Aklından ne geçtiğini anlamasa da bekledi. Zincilerden sonra Aco'nun kendisini hedef almıştı, rüzgarla ilgili meyvesi ile bu seferde Aco'ya zarar vermeye çalışıyordu anlaşılan. Ama bu hamleyide uzun tutmak niyetinde değildi, Riven ve Ken'e dönen Pyskos ellerini sapıkça üstlerinde gezdiriyordu. Net olarak görünmese de rüzgardan bir giysi giymişti sanki. Şimdi sıra Ken'deydi. Hızını kullanarak, Pyskos'sun ters tarafından koşup, Aco'nun yanında bitecekti. Böylece sağlam bir yumruk atabilirdi yüzüne. Çenesine atacağı sağlam bir yumruk, başının dönmesine neden olacaktı...



__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 

Artık sıkıntıdan patlamak üzeriydım. Bir kaç saat geçmiş ve hala şu Aco piçi gelmemişti. Nerede kalmıştı bu derken içeriden sesler gelmeye başladı. Daha önce hiç duymadığım ses tonuydu. Bir kaç saniye sonra da kapımızı açmış ve "Siz kimle kapışıyorsunuz!" demişti. Geldiği gibi planımızı düşüncelerimizi nasıl anlayabilmişti ki?Bize saldırınca biz de durur muyuz Pykos direk savunmaya geçmişti. Bu sayede onun gücünden bir parça gömüştüm. Benim bulmak istediğim şeytan meyvelerinden birini yemişti demek. Şimdi gözümü o kadar da aptal gözükmüyordu. Rüzgarla alakalı bir şeymiş gibi duruyor gücü bakalım neler yapabilecek? Ken ise hızını kullanarak yumruk atmaya çalışıyordu. Haraketlerinden dövüş bilgisi olmadığı az çok belli oluyordu. Şimdi ben de harekete geçmeliydim. Vücudunun ön bölgesindeki timus noktasına vuracaktım. Yani göğüsün tam ortasında bulunan göğüs boşluğudur. Vücutta hayati bir önem taşımasa da sert vurduğum takdirde bayılabilir veya felç geçirebilir. Bunun daha da etkili olması için ise Ryuuryoku Kakou ile uygulayacaktım. Saldırımı uygulamak için harekete geçtim.



__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 

Siz Aco'ya saldırmaya çalışırken önünüze çıkan diğer adamları kolayca patakladınız.Ken'İn saldırısı işe yaradı.Aco bağırarak dikkatini kaybetti.O sırada Riven de saldırısını yaptı.İşe yaramıştı fakat zincirlerden ötürü ölmemişti.Acıdan kendini kaybederken Pykos'u da dayanılmaz bir şekilde sıkıyordu.En sonunda yere kapaklandı ve Pyskos sert bir şekilde yere düştü.En ağır yaralı oydu.



-- Edited by Sengoku on Thursday 13th of September 2012 05:55:36 PM

__________________
-
Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 

Pykos'un bütün yaptıkları işe yaradı.Aco yavaşladı.Ken hızı sayesinde Acoya yumruk atmayı başarabildi.Riven'in de saldırıları başarılı olmuştu fakat Ryuuryoku Kakou'dan Aco başka bir adamını kendine zırh yaparak kurtuldu..Adam yere çöktü.
"Ahh..He..Hehe.HEHEHHEHEHEHEH." kahkahalar atmaya başlayarak bütün zincirleri geri içine aldı.Zincirleri tekrar çıkarıp vücuduna sararak kendine bir zırh yaptı.Her şeyi zincire dolanmıştı yumrukları, bacakları.Sol elini Riven'e savurdu, Riven kaçmayı başarınca Ken'e.O da kaçmayı başarmıştı fakat en son Pykos'a doğru savurarak onu zincirler içine alıp sıkmaya başladı.Sol eli zincirsiz kalmıştı.Bu sırada bütün adamları da dövüşe girmişti.



__________________
-
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 

Hamlesi başarılı olmuştu, ama asıl etkili olacağını düşündüğü Riven'in saldırısından başka bir adamını feda ederek kaçınmıştı. Soğunkalnlı bir adam olduğu kesindi ama bu sonunu değiştirmeyecekti. Önce defansa geçip tüm vücudunu zincirle kaplayan Aco, sol elini ona doğru savurmuştu, sıyrılmayı başaran Ken saldırı yapacakken, Pyskos zinciler tarafından yakalanmıştı. Şimdi sol kolu savunmasız kalan Aco'ya doğru koşmaya başladı Ken. Aco'nun adamları içeri doluşurken, Pyskos'u kurtarması gerekiyordu, şu an için meyve en büyük güçleriydi. Aco'nun açık koluna doğru saldırı yapmaya hazırlandı. Sağ kolu ile Aco'nun kolunun iç tarafına dirseğin altına, sol kolu ile Aco'nun kolunun dış tarafına dirseğin üstüne vuracaktı. Aynı anda oluşan ters yönlü 2 darbe nedeniyle, kolunun dayanamayıp kırılmasını planlıyordu. Riven'e "Zincir olsa da önemli değil. Kafasına vurmaya çalış." dedi...



__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 16
Date:
Permalink   
 

Yaptıklarım planladığım gibi gitmişti ama Riven'in son saldırısından Aco , adamını kendine zırh yaparak kurtulması biraz kötü oldu. Riven vursaydı bu iş bitebilirdi , adamını zırh yapması çok alçakca bir şeydi. Buna biraz sinirlenmiştim ama bu hareketi soğukkanlı biri olduğunuda  gösteriyordu. Her ne kadar Riven'ın saldırısından kaçmış olsada bazı saldırılarımız ona etki etmişti. Yere çöküp bize gülmeye başladığında   kibirlenip,  küfredecek sandım ama hala bir planı varmış. Kendini zincirleriyle kapladı ve en kötüsü benide zincirleriyle yakaladı. Üff, diğerleri bundan kurtulabilmişti. Bende kurtulabilirdim şimdi onlara ayak bağı olacaktım. Bundan nefret ediyordum. Zincirden kurtulmaya çalışsamda olmuyordu. Meyve gücümü kullanabilir miyim acaba ? Ama nasıl kullanacağım ki bu durumda. Ben tam bunları düşünürken Ken birden harekete geçti. Nasıl bir saldırı yapacağını bilmiyordum ama Riven'a "Zincir olsa da önemli değil. Kafasına vurmaya çalış." demesi onun Aco'nun tek açık kalan yerine yani koluna saldıracağı anlamına geliyordu.



__________________

Pyskos Lysromnia

Marine

Kaze Kaze No Mi

Kılıç : Sirius

Güç :8 / Çeviklik: 5 / Dayanıklılık : 4 / Refleks : 3

Meyve : 2 / Dövüş Tekniği : 1

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 

Atağa geçmiştim. Ken ve Pykos da iyi gidiyordu. Pykos'un yaptığı tüm rüzgarlar işe yaramış Ken de yumruğu vurmuştu. Sıra bendeydi. Yumruğumu attığımda kendini zincirli zırh ile kaplamıştı. Saldırım hiç bir işe yaramamıştı. Üstüne o bize saldırıyordu. Onun saldırısından yana atılarak kurtulmuştum. Aynı şekilde Ken' de fakat Pykos o kadar şanslı değildi. Zincirlere sarılmıştı. Ne yapmam gerekiyordu? Aco'ya dalmak mı yoksa Pykos'u zincirlerden kurtarmak mı? Bunun cevabını bana Ken vermişti "Zincir olsa da önemli değil. Kafasına vurmaya çalış" diyerek. Tamam o zaman ben de kafasına çalışırdım. Oradaki boyun arterine vurursam acıdan kendine kaybedebilir. Hatta çok sert vurursam ölebilir bile. Bu yüzden ilk oraya iki elimi açarak boynunda birleştirecek şekilde vuracaktım. Orada beyine giden damarlar bulunduğu için hayati önem taşıyan bölgedir. Beni veya Ken'i savunması gerekecek. Her türlü saldırı yiyecekti. Harekete geçtim.



__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 
Rp out: Daha adam var mı? Ona göre yazacağım da

__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 
Yok.

__________________
-
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 
Nihayet yere yıkılan Aco, kendisiyle birlikte bir dostu götürmüştü. Hemen zincirlerden kurtarmaya çalıştı Pyskos'u. Onu hemen bir doktora götürmeleri gerekiyordu. Riven'a dondü, "Kimse sağ kalmamalı. Burada ki gorevimiz gizliydi, gizli kalmalı. Çöpleri öldürüp, Aco'yu alalım. Sonra Pyskos'u doktora götürmeliyiz." dedi. Aco'nun ortadan kaybolacağını farkedenler olacaktı kesinlikle, barda yaptıkları araştırma yüzünden basları belaya gidebilirdi ama şu an oraya gidemezlerdi. Kendilerinden şüphenelenmeyeceklerini umuyordu. Bu gorevi başarıp, dönebilirlerse egitim başlayacaktı. Öğrenmek için daha fazla sabredemiyordu. Rokushiki tekniklerini öğrenmek için bu köydeki her bir kişiyi öldürebilirdi. Çocuk, kadın farketmeden...

__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 21
Date:
Permalink   
 

Aco'ya saldırmak için ilerlerken önümüze çıkan çöpler bir bir iniyordu. Onlardan kendimi üstün görmek istemesem de böyle dövüşmeleri sadece beni övmeye yarıyordu. Ve sonuncu da yıkıldığında Ken Aco'nun dikkatini dağıtmıştı. Şimdi sıra bende ellerimi açıp boynuna vurdum. Zincirleri olmadığı için ölmemişti bu da işimize gelmişti. Ancak o kadar acıya kimse dayanamazdı. Zaten Aco da dayanamayıp kendini kaybetmişti. Pykos ise aramızda tek yaralanandı ve gerçekten de çok kötü yaralanmışa benziyordu. Artık kaptanın Ken olduğuna inandığım için ona ne yapmamız gerekli bakışı attım. O ise direk kontrollü ele geçirip "Kimse sağ kalmamalı. Burada ki gorevimiz gizliydi, gizli kalmalı. Çöpleri öldürüp, Aco'yu alalım. Sonra Pyskos'u doktora götürmeliyiz." demişti. "Tamam ben halledelim o işi sen Pykos'u alırsın ben de Aco'yu. Daha sonra ise bu adadan gideriz" dedim. Sonra Pykos'un kılıcını alıp tüm yerde yatanlara öldürmek için sapladım. Hepsinin öldüğünden emin olduktan sonra Aco ve Pykos'u alıp yola çıkabilirdik.



__________________

Statlar

Güç:5

Hız:7

Dayanıklılık:4

Refleks:4

 

Meyve:1  (Rp içinde bulunması amaçlanıyor)

Dövüş yeteneği: 2

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 16
Date:
Permalink   
 
Aco beni zincirleriyle yakaladığında tek yapabildiğim beklemek oldu. Bundan her ne kadar nefret etsemde başka hiç bir şey yapamıyordum, kurtulamıyordum bu lanet zincirlerden. Ken ve Riven Aco'ya saldırıyorlardı. Bende bu arada umutsuzca şu zincirlerden kurtulmaya çalışıyordum ve bir yandan da ikisinin saldırılarının Aco'yu etkisiz hale getireceğini umuyordum. Ama sadece bunu düşünüyordum. Unutmuştum ki ben bu lanet zincirlere yakalanmıştım. Yani Aco bana çok büyük zarar verebilirdi. Bunu ikisinin saldırıları Aco'yu etkisiz hale getirdiğinde anladım. Beni ölümüne sıkmıştı bu zincirlerle çok çok acı vericiydi. Dayanamayıp yere düştüm sanırım en sert darbeyide orada aldım. Bu kadar acı çok fazlaydı. Hatta bunları yaşadıktan sonra ben bu kadar acıyı atlattım diyebilecek olmam beni şaşırtacak diye umuyordum. Çünkü , hep düşünürdüm. Çok fazla acıya mağruz kalmak nasıl bir şey, ben buna dayanabilir miyim ? Artık bilebileceğim diye umuyordum. Tüm bunlar bittikten sonra artık acı çekmenin ne olduğunu öğrenmeme bir adım daha yaklaşacaktım.

__________________

Pyskos Lysromnia

Marine

Kaze Kaze No Mi

Kılıç : Sirius

Güç :8 / Çeviklik: 5 / Dayanıklılık : 4 / Refleks : 3

Meyve : 2 / Dövüş Tekniği : 1

Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 20
Date:
Permalink   
 

Pyskos'un tedavisi bitmiş, gemiye çıkmışlardı. Bir şey hissetmiyordu ne ona ne de Rİven'a. Rüzgar gücüne minnet olarak kurtarmıştı onu. Doktora kadar götürüp tedavi ettirmişti Pyskos'u. Aco'yu götürme vakti gelmişti. Pyskos'u yatağa yatırıp Riven'a döndü, "Bir küveti deniz suyuyla doldurup Aco'yu içine koy. Çıkamıyacağından emin olmalısın, başımıza bela almayalım." dedi. Şeytan meyvesinin en büyük zayıflığını kullanarak dizginlemeyi planlıyordu Aco'yu. Bu sayede sorun çıkaramadan götürebilirlerdi, gitmek istedikleri yere kadar. Böylece görev başarıyla tamamlanacak ve eğitim dönemi başlayacaktı. Şu an için tek istediği şeydi bu. Bu görevin kanıtlanma için yeterli olmasını umuyordu, Tüm teknikleri hemen öğrenmek istiyordu. Daha güçlü olmak istiyordu. İçindeki alevin canlandığını hissedebiliyordu. Yanlız olacağını düşündüğü bir yere gidip spor yapmaya başladı...



-- Edited by God Ken on Friday 14th of September 2012 09:29:50 AM

__________________

Karakter Statları

Güç:4

Hız:10

Dayanıklılık:3

Refleks:3

Yetenek Statları

Meyve:3

Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 
Çöpleri öldürdünüz.Pyskos'u Ken, Aco'yu Riven aldı.Pykos'u Riven Aco'nun başındayken Ken alıp doktora götürdü.
Sargılandıktan sonra gemiye geldiler.Yola çıkmaya hazırdınız.

__________________
-
Sun Team (hükümet)
Status: Offline
Posts: 16
Date:
Permalink   
 

Bu da ne ? Aco, tam önümde duruyor. Bana bakıp pis pis gülüyor. Ne oldu ? Ken ve Riven başaramadı mı ? Neredeler acaba şimdi ? Yoksa, yoksa onları öldürdümü bu herif ? Bir dakika,  en son nerdeydim ben ? Aco'nun zincirlerine yakalanıp acıdan dayanamayıp yere düşmüştüm. Eee şimdi niye bir şey hissetmiyorum. Öff iyice kafam karıştı. Bu arada Aco'nun bana hala pis pis baktığını görünce dayanamayıp tüm gücümle ona saldırmak için hamle yapacakken bir de bakıyorum ki etrafımda zincirler beliriyor. Ve beni yakalıyorlar. Zincirlerden kurtulmak için hareket ederken zincirlerin boyutu gittikçe büyüyor, büyüyor. Neredeyse bir halkası elim büyüklüğünde. Zincirler büyürken orada iki kişi görüyorum. Sanki zincirlerin içindeler . Ama kim olduklarını çıkaramıyorum etraf çok karanlık. Bir kaç saniye sonra bende zincirin içine çekilmeye başlıyorum. Bu da ne böyle ? Sanki zincirin kendi iradesi var. Olamaz, bu çok kötü . İçine çekiliyorum resmen, ölüyorum . Hayırr.

Bu da ne ? Yataktayım. Zincirin içine çekiliyordum noldu böyle ? Kafamı kaldırmaya çalışıyorum ama olmuyor. Feci şekilde ağrıyor kafam. Bende kafamı kaldırmadan etrafa bakmak istiyorum ama tam olarak göremiyorum. Bir dakika,  birileri konuşuyor ."Bir küveti deniz suyuyla doldurup Aco'yu içine koy.  Bu ses, Ken'in sesi. Ohh demek herşey rüyaymış. Ken ve Riven, Aco'yu paketlemişler. Umarım onlara pek fazla yük olmamışımdır. Ama ben bu Aco olayını kafama fena takmışım sanırım. Gerçi takılmayacak gibi değil. Daha hiç bir şey yapamadan yaralanıp ayak bağı oldum. Artık hayatımda bir daha  zincir görmek istemiyorum. Kendimi biraz zorlayıp Ken'e seslenmek istiyorum ama sonradan vazgeçiyorum. Zaten ne diyeceğim ki. Nasıl bir tepki vereceklerinden korkuyorum. Sonuçta tüm işi onlar yaptılar. Üstüne beni de tedavi ettirmişler. Umarım çok sinirlenmemişlerdir.





-- Edited by Pyskos Lysromnia on Friday 14th of September 2012 05:44:21 PM

__________________

Pyskos Lysromnia

Marine

Kaze Kaze No Mi

Kılıç : Sirius

Güç :8 / Çeviklik: 5 / Dayanıklılık : 4 / Refleks : 3

Meyve : 2 / Dövüş Tekniği : 1

Eski Admin
Status: Offline
Posts: 47
Date:
Permalink   
 

Ken
Antremanlarını yapmaktasın.Tekniklerini test ediyorsun.


Riven
Deniz suyu doldurulduktan sonra Aco "Lütfen beni onlara vermeyin" diye sayıklamaya başlıyor.


Pykos
Sen ise yatıp dinlenmektesin.Canın yemek yemek istedi.



-- Edited by Sengoku on Friday 14th of September 2012 07:19:38 PM

__________________
-
1 2  >  Last»  | Page of 2  sorted by
Quick Reply

Please log in to post quick replies.



Create your own FREE Forum
Report Abuse
Powered by ActiveBoard